Hepimizin bildiği şu güven oyunu vardır. Bir kişi arkasını döner kendini boşluğa sırtüstü bırakırken, bir diğeri onu yere düşmeden yakalar. Bu güven oyunu
BDSM'de de aynıdır. Düşen kişi için kendini bırakmak ne kadar zor ise bir itaatkar içinde bu durum geçerlidir. Zincir ve kırbaç vs.., bu yanından bakarsanız tamamen güven ile ilgilidir. Güven geliştikçe bunlar oldukça tahrik edici ve erotik gelmeye başlar.
BDSM'de bir kaç ilişki türü olduğunu zaten artık herkes biliyor olmalı. Ama her seferinde özellikle bu ayrımı yapmanın yerinde olduğu kanısındayım. D / s, yani;
dominant ve
slave veya
itaatkar. Birinin hakimiyetini belli kısıtlamalar ve limitler ile bir başkasına kendi rızası ile vermesi.. SM, yani
sadomazoşizm, şiddet ve biraz daha aşırılığın görüldüğü ilişki tipi.. BD, yani Bondage ve Disiplin..
Bir çok kişi BDSM'ye mesafeli ve önyargılı bakar. Ama BDSM ile ilgilenenler için durum çok daha farklıdır. BDSM ilişkisi "bir ilişkinin; en sevgi dolu, besleyici, samimi formudur" onlar için. Bende dahil. İnsanlar aralarında herhangi duygusal bir bağ olmadan sex yapabilirken, BDSM'de iletişim ve güven herşeydir ve bir bağ gerekir.
DeSade ve Sacher-Masoch
Eski
Yunan sanatında BDSM izleri olduğunu önceki makalelerden hatırlarsınız. Aynı makalede Kama Sutra (MS 300) da da
erotizm için şaplak atın önerisinin geçtiğini de hatırlayın. Bu referanslar ile 15.yy la kadar yetinildiğini görürken, 18.yy da femdom genelevlerinin Avrupada görülmeye başladığını ve itaatkar erkeklerin bu genelevlerde zaman geçirdiğini biliyoruz. İşte bu dönemden sonra BDSM'nin bir kült haline gelmesinin temelleri atılmış oldu.
1791'de Fransız Marquis de Sade (1740-1814), ilk SM romanı, Justine'ı yayınladı. Romanda kırbaç, kamçılama, kundaklama, emzirme, kelepçeler ve bondage unsurları vardı. İşte bu yayından sonra "sadizm" ortaya çıkarken Sade'de hapsedildi.
Leopold von Sacher-Masoch (1836-1895), 1870'de Kürklü Venus adlı romanını yayımladı. Bu roman femdom kültürünün temeli oldu ve adı "mazoşizme" ilham verdi.
1905'te Freud , "nevrotik keyif" (enjoyment neurotic) olarak adlandıran "sadomasochism" sözcüğünü ortaya koydu. Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı (DSM-I, 1952) cinsel sadizmi bir "sapma" olarak sınıflandırdı. DSM-II (1968), mazoşizm için de aynı sınıflandırma yapıldı. DSM-IV (1994), SM'yi bir psikiyatrik bozukluk olarak sınıflandırdı.
Ancak mevcut tüm bulgular ve araştırmalar, BDSM tutkunlarının büyük çoğunluğunun zihinsel açıdan sağlıklı ve her açıdan tipik olduğunu gösteriyor; ancak, konvansiyonel ("vanilya") seks ile yetinemeyip daha yoğun duygular yaşamak istiyorlar. BDSM'ye ön yargı ile yaklaşanların hatırlaması gerekir ki; (çok uzun zaman önce de değil), oral seks ve eşcinsellik "sapkınlık" olarak kabul ediliyordu.
Ülkemizde böyle bir araştırma elbette yapılmadığı için; Amerika'daki yetişkinlerin %2'si BDSM ile ilgileniyor. Bunların içinde Yaşam şekli olarak 24 saat yaşayanlar olduğu gibi bunu sadece fantazi olarak uygulayanlarda mevcut. Yetişkinlerin %20'den fazlası da BDSM hikayelerinden tahrik oluyor ve erotik buluyor. Dünyanın pek çok yerinde BDSM klüplerine rastlamakta gayet mümkün bir halde artık.
Taciz Yok
Henry Kissinger bir zamanlar "iktidarı nihai afrodizyak" olarak adlandırırdı. Toplumumuzdaki ilişkilerin, sosyal yaşantımızdaki pozisyonlarımızın, devlet veya hükümetlerin temelinde daimi bir iktidar ve itaat beklentisi yatar.
Bizim toplumumuzda çok büyük önemi olan Futbola bir bakalım. Taraftar, takımı kazandığında oyuncuları göklere çıkartıp, onlara bu gücü ve duyguyu yaşatan bir kitle iken, kaybettikleri zaman tam aksi bir davranışla büyük bir baskı ve ezici bir hakimiyet ile yuhalar.. Etken ve edilgenlik olgusu insan doğasının bir gerçeği.
SM 101'in yazarı Jay Wiseman "Her zaman rızaya bağlıdır" demişti. "İstismar değil" Birilerini istismar etmek için kısıtlamalara, ağız toplarına ya da kamçılara ihtiyaç duymazsınız. Hakimiyeti kabul edenin bir sınırı vardır ve bu sınırlar dahilinde bir BDSM seansı/sahnesi gerçekleştirilir. Ama medyanın BDSM hakkındaki şiddet ve taciz gibi beyanları toplumun bakış açısını önyargılı hale getiriyor.
Siz siz olun duyduklarınıza değil, gerçeklere inanın.
Sağlıcakla.
Tags:
BD/SM Genel bdsm Beginners Yeni Başlayanlar